• beyoglunda aga camiinin bulundugu sokagi sonuna dek yürüyüp de saga dönüldügünde karsiniza çikan oto yikamacinin üzerinde yer alan son derecede salas meyhane. öyle ki meyhanenin adi ve dolayisiyla da tabelasi yoktur, altindaki oto yikamacinin adiyla anilir. epey ufaktir. sadece iki çesit balik ve az miktarda meze mevcuttur. müdavimleri agirlikli olarak, üniversite ve entelektüel çevrelerdendir. ayrica istanbul'un sinemacilar çevresi tarafindan da bilindigi görülmektedir. meyhaneye merdivenle çikilir ve epey dar bir kapidan girilir. pencerelerden tarlabasi caddesi görünmektedir. eski türk filmlerindeki son derecede salas ve sicak atmosferli meyhaneleri arayanlarin mutlaka bi görüp gitmesi tavsiye edilir.
  • beyoğlunda bulunan balık kızartması ve mezeleri çok lezzetli olan, sürekli olarak sanat müziği yayını yapan bir radyonun kısık sesle çaldığı, birayı şişeyle veren hoş bir mekan.
  • oto yıkama'nın tam mevsimi... istanbul'un en mutevazı, en kucuk, en hafif, en agirbasli mekani... guzel insanların rakıyla sohbet imbiklediği kendinden menkul mekan... asmalar yesillenmis, terasa masalar cikarilmistir...

    gecen yıl bir akşamüstü, pek de hazzetmedigim ve mekanı öğrenmesini istemedigim bir arkadasla karşılastık:
    - vaay hoca, naaber? ben de hocamla karşılaşsak da bir rakı içsek diyodum...
    - eyvallah da benim bir işim var yalnız...
    - ha, öyle mi? nereye gidiyorsun?
    (kıvırmaya calisirken düsünce sürcmesi oldu bende ve...)
    - oto yıkamaya... (deyiverdim)
    - haa, iyi o zaman, sana kolay gelsin... baska zaman iceriz...
    (bizimkinde 'yutmadim ama hadi neyse...' bakislari...)

    bazen de boyle "kuş taşa carpiyor"....
  • bir diğer adı da erkalın meyhanesi olan, 'hayat bar' adlı eski bir escinsel barıyken klasik bir rum meyhanesine dönüştürülen mekan. hala adisyonlarında hayat bar yazar.

    yıllardır değişmeyen ketum ama kalender garsonu, sakinliği-sessizliği, mangalda pişirilen balık ve köftesi, hemen hemen hiç değişmeyen 4-5 çeşit mezesi ve yazın açılan terasıyla eşşiz bir demlenme mekanıdır. yazın mekanın terasında yetişen üzümler, yaz sonunda uzanıp alabildiğiniz eşsiz mezelere dönüşürler. mezeleri az ama öz, balıkları günlüktür.

    klasik, yapış yapış meyhane muamelelerinden-muhabbetlerinden uzakta, çalışanlarıyla müşterilerinin birbirlerine 'dokunabildikleri' , iş yemekleri için filan değil gerçekten sevdiğiniz insanlarla gitmek isteyeceğiniz mekan.
  • adıyla hiç bir alakası olmayan bir mekan...
    adının çağrıştırdığı gibi altında otoyıkama yok,
    sonra oto yıkamanın üstünde olabilecek mekanlarla da bir alakası yok
    ne bileyim otoyıkamanın üstünde kahvehane olur, iddaa bayii, ganyan bayii olur, lokanta olur diye düşünür insan
    kırkyıl düşünsem aklıma gelmezdi otoyıkamanın üstünde meyhane olacağı

    aslında düşününce gerçekten oto yıkamanın üstüne bir mekan açmak acaip saçmalık,
    arabalar yıkanırken çıkan tazyikli su sesi adamın beynini şişirir,
    o deterjan kokusu insanın koku alam duyusunu köreltir...

    sonuçta altında otoyıkama olmadığı için otoyıkamın üstünde
    güzel güzel rakı içip afiyetle balık yeniliyor...
  • bir adı yoktur genelde oto yıkamanın üstü diye bahsedilir
    ama artık altında oto yıkamada yoktur...
  • aslında bir adı vardır: salkım meyhanesi

    [http://salkimeyhanesi.com/ http://salkimeyhanesi.com/]

    son derece mütevazıdır, ilgili ve candan çalışanları mevcuttur. mezeleri lezzetli, mekan samimi. fiyatları da fiks menüde 65 lira, gayet uygun. gidin ama herkese söylemeyin.
  • adı salkım meyhanesi olan meyhane.
    mekanın girişinde de yazıyor. küçük, salaş sıcacık bi meyhane. gösterişten uzak, lezzet konusunda başarılı mekan.
    iş çıkışı iki duble içip eve kaçmalık bi yer. tavsiyedir.
hesabın var mı? giriş yap